• BIST 10746.98
  • Altın 4394.422
  • Dolar 40.5925
  • Euro 47.1002
  • Bursa 25 °C
  • İstanbul 25 °C
  • Ankara 23 °C

Yargıtay'dan nafaka kararı

Yargıtay'dan nafaka kararı
Çocuğun özel okul masrafları iştirak nafakasına sayılamaz...

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, çocukları bulunan boşanmış eşleri ilgilendiren emsal bir karara imza attı. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, "Özel okul ödemeleri ilgili olarak iştirak nafakası borcuna ilişkin bir açıklama bulunmadığından; iştirak nafakası borcu devam etmektedir" dedi. 

Bursa haber...   

İHA muhabirinin İçtihat Bülteni’nden edindiği bilgiye göre, “Davacı vekili: dava dilekçesinde davalı S.Ş. ile müvekkili C.S.S’nin 2012 yılının Haziran ayında boşandığını, müşterek çocuğun velâyetinin davalı anneye bırakıldığını, aylık bin TL iştirak nafakası ödeyeceğine karar verilen müvekkili hakkında Kasım 2012-Nisan 2014 tarihleri arasında ödenmeyen iştirak nafakası bulunduğundan icra takibi başlatıldığını açıkladı. Ancak müvekkilinin karşı tarafın sözlü talebi üzerine çocuğun özel okula başlaması nedeniyle okul ve servis masraflarını iştirak nafakasına karşılık olmak üzere ödediğini, takip dönemi içerisinde bu suretle toplam 25 bin 925 TL ödeyen müvekkilinin takipte istenilen miktardan çok daha fazlasını ödediğini ileri sürerek takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini” talep etti. 

Mahkeme davayı kabul etti 

Mahkeme, “İcra takibinin 23.12.2013 tarihinde başlatıldığı, velâyeti kendisine verilen annenin çocuğunu özel okula göndermeye devam ettiği ve boşanma tarihinden sonra yaklaşık bir buçuk yıl nafaka talebinde bulunmadığı, özel okul ve servis ödemelerinin nafaka borcuna mahsuben yapılmasına muvafakat ettiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu durumun aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı, davacının takip tarihi itibariyle nafaka borcunun çok daha üzerinde ödeme yaptığı, ödemelerin nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair bir açıklama olmasa bile ödenen miktar nisbetinde nafaka borcundan kurtulacağının kabul edilmesi gerektiği, zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında, ahlakî bir ödeme olduğunu kabul etmenin hak kaybına neden olacağı, yine zorunlu olsa dahi, nafaka borcunun da nitelik itibarıyla temelde ahlaki bir ödeme olduğu” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. 

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi kararı bozdu 

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." Mahkemece, bu husus göz ardı edilerek, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 19.02.2010 tarih, 2009/22641 E. 2010/3781 K. sayılı ilamının yanlış yorumlanarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir” gerekçesi ile kararı bozdu. 

Yerel mahkeme direndi 

Yerel mahkeme 15.05.2018 tarihli kararı ile önceki gerekçe tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verdi ve direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edildi. 

Dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gündemine geldi 

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da son kararı vererek, okul masraflarının nafaka borcundan düşülemeyeceğine hükmetti. Genel kurul kararında şöyle denildi: “Davalı icra dosyasıyla, birikmiş on dört aylık nafaka bedelinin davacıdan tahsil edilmesini istemiş; davacı ise, takibe konu edilen dönemde çocuğunun özel okulda okuyabilmesi ve davalının bu yöndeki talebi üzerine, iştirak nafakası borcundan çok daha fazlasını nafaka borcuna mahsuben ödediğini ileri sürmüştür. Davalı, bu ödemelerin nafaka borcuna mahsuben gerçekleştirileceği konusunda aralarında bir anlaşma olduğu iddiasını kabul etmemiştir. Bu hâlde ispat yükü davacı üzerine olup davacının ilama bağlanan anlaşmayla belirlenen nafaka borcu yönünden, bu anlaşmayla aynı güçte bir delil ile iddiasını ispatlaması gerekir. Ne var ki delil olarak yalnızca dava dışı okul ve servis yetkililerine yapılan, iştirak nafakası borcuyla ilgili herhangi bir açıklama içermeyen dekontlara ve tanık beyanlarına dayanılmıştır. Bu deliller somut olayda ispata elverişli olmadığından Mahkemece davacının dosya geneli itibariyle borçsuzluk iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekir”.  

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Hazine ve Maliye Bakanlığından ÖTV açıklaması24 Temmuz 2025 Perşembe 11:40
  • Merkez Bankası faizi 300 baz puan düşürdü24 Temmuz 2025 Perşembe 10:26
  • Türk somonunda ihracat hedefi!21 Temmuz 2025 Pazartesi 13:13
  • Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı başladı21 Temmuz 2025 Pazartesi 12:09
  • Yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 29,66 oldu21 Temmuz 2025 Pazartesi 10:26
  • Yapılandırmada yeni dönem19 Temmuz 2025 Cumartesi 10:51
  • Kurulan şirket sayısı azaldı18 Temmuz 2025 Cuma 11:05
  • Konut fiyatlarında büyük artış17 Temmuz 2025 Perşembe 11:11
  • Konut satış rakamları açıklandı17 Temmuz 2025 Perşembe 10:19
  • Bütçe Haziran’da açık verdi16 Temmuz 2025 Çarşamba 11:18
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43