Asli görevleri belli olan belediyelere başkan seçmek için bir kez daha milyarlarca lirayı çöpe attık.
Avuçlarını ovuşturan müteahhitler, ağzı sulanan siyasetçiler hariç bu işin faturasını tabi ki Türk milleti olarak bizler ödedik.
Ülkece oturup; 'arkadaş bu belediye başkanlarını niye seçimle belirliyoruz? Zaten yapmaları gereken işler belli. Atanacak bir devlet adamı ile bu iş yürütülebilir' diye konuşmamız gerekirken biz, seçimle de kalmayıp birde akılalmaz şekilde evlatlarımızı öldüren teröristlere makam hediye ediyoruz.
500'e yakın şehit verdiğimiz Hendek operasyonlarının üzerinden henüz 10 yıl bile geçmeden tüm olup biteni unutuyoruz. HDP'li belediyelerin ülkemize sıkılan her kurşunda payı olduğunu görmezden geliyoruz.
Demokrasi naraları atan emparyal uşağı siyasetçilerin sözlerine kanarak, yeniden bir çok büyükşehiri yine aynı teröristlere teslim ediyoruz.
Sadece belediyeler değil tabi milletvekillerini de besliyoruz.
Daha, önceki gün bebek katili Apo'nun Milletvekili yeğeni Öcalan, Afganlara güç birliği yapalım çağrısında bulundu.
Sizce kime karşı güç birliği yapmak istiyor?
Cebinde sigara parası olmadığı için içtiği kaçak tütünden ağzının kenarları sararmış seçmenin idrak ve iradesine bırakmışız ülkeyi.
Artık farkına varmalıyız;
Oy verdiği partinin milletvekillerinin çocukları Avrupa'da, Amerika'da nasıl şatafat içinde yaşadığından bi haber, halkının özgürlüğü için mücadele ettiğini sanan cehaletle, bunun demokrasinin gereği olduğunu söyleyenlere inanan fötr şapkalı cehalet aynı tehlikededir.
Elinde kur'an olanın ardına gözü kapalı giden cehaletle, elinde nutuk olanın ardına giden cehalet aynı tehlikededir.
Bu cehaletin kurbanları ise yine bu gariban halkın çocuklarıdır.
Türkiye Cumhuriyeti bu cehalete yenilmeyecektir!
Platon'un 2 bin yıl önce örneklediği gibi: Bir gemiyi yolcuların istediği biri mi kullanmalı, yoksa kaptanlık bilgisi olan biri mi?
2 bin yıldır çözülemeyen bu 'demokrasi sorunu' artık daha fazla tartışılmalıdır.
Özellikle 3.dünya savaşı başlamışken bizler artık kendi elimizle düşman besleyemeyiz, beslememeliyiz.
O nedenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan zaman kaybetmeden terörist bağlantılı belediyelere ivedilikle kayyum atamalıdır.
DEM denen terörist yuvasının kapatılması, emperyalizm uşaklarının gün yüzü görmemesi için gerekli işlemler başlatılmalıdır.
Kendi eliyle düşmanına cephane veren bir nesil olarak tarihe geçmemek, daha fazla evladını kara toprağa vermemek için ülke insanımızda bir an önce uyanmalıdır!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.