İlla edep illa edep

Son dönem her sohbetin ana konusu tabii ki ekonomi. Yüksek enflasyonu bir şekilde sindirmeye çalışan toplum esasında çok daha büyük bir problemle karşı karşıya: Edep!

Son yazılarımda dikkat çekmeye çalıştığım kültürel yozlaşma, toplumun her kesiminde çok belirgin bir şekilde kendini gösteriyor.

Arsız ev sahiplerinin kiracılarına yaptıklarından başlayarak; çarşıda, pazarda, markette kısacası alışverişin olduğu her yerde karşılaştığımız bu yozlaşma maalesef giderek derinleşiyor. Kim, kimi nerede yakalarsa karşısındakine acımıyor, kendinden de utanmıyor.

Ahi Evran'ın ismini bile duymamış kurnaz esnaf, talancı siyasetçiden, dinsiz hocadan aldığı feyizle "bu yağmadan ben de nasibimi almalıyım" diyerek sıvıyor kollarını.

Yaşadığımız bu yozlaşmanın temellerinin yıllar öncesinden atıldığını biliyoruz. Bunun en bilinen propaganda sloganı "Benim memurum işini bilir" sözüdür.

"Benim memurum işini bilir" diyen siyasetçinin yönettiği ülkede, bir süre sonra "çalmayan mı var" denilerek hırsızlık meşrulaşacaktır elbette. Bu akışta garipsenecek bir hal yok. Burada garipsenecek tek şey böyle bir toplumun ayakta kalamayacağını anlamayacak kadar cahil oluşumuzdur.

Daha bir nesil önce çalıştığı devlet kurumundan evladına bir adet kurşun kalem getirmeyi zül gören, komşu esnafının işi iyi değil diye gelen müşterisini oraya yönlendiren bir zihniyetin evlatlarının şimdi yaşadığı ortama bir bakın!

İnsanlarımız artık, 'zaten hilesiz gıda ürünü bulamıyoruz hiç değilse ucuzunu alalım' demeye başladı. Fiyat farklarına gelince sadece iki örnek vereceğim.

Bir matbaacı emektar makinesi için aradığı yedek parçaya 15 bin lira ödemek üzereyken farklı bir satıcıdan tesadüfen 2 bin liraya temin ediyor. Parça aynı parça, arada ki fark 13 bin lira!

Bir diğer örnek ise tanıdık diye gittiği nalburdan bahçesi için 2 bin liraya aldığı hortumun marka dahil aynısını başka yerde 400 liraya satıldığını gören bir arkadaşım. Aradaki fark tam 5 katı.

İfade bu davranışı yeteri kadar karşılıyor mu bilmiyorum ama buraya yazabileceğim haliyle bunun adı Edepsizlik!

Erdem, ahlak, akıl kavramlarından uzaklaştıkça hızla birbirini yağmalayan bir topluma dönüştük. Böyle bir toplumda huzur bereket bir yana toplumun kendisinin bile ayakta kalması düşünülemez.

Bir an önce kendi değerlerimize yani Türk töre ve inancına dönmeliyiz.