Zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenme TBMM gündeminde

ANKARA (CİHAN)- CHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na Şırnak'ta özel harekat timleri tarafından yaralı haldeyken vurularak öldürülen Hacı Lokman Birlik'in zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenmesi olayında sorumluların kim olduğunu sordu.

Davutoğlu'nun cevaplandırması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi veren Tanrıkulu, "Şırnak'ta özel harekat timleri tarafından yaralı haldeyken vurularak öldürülen ve akrep tipi zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenen Hacı Lokman Birlik’in görüntüsü basına yansımıştır ve toplumda infial yaratmıştır. Bir insanın ölü bedeni, zırhlı aracın arkasına bağlanıp sürükleniyorsa, orada sürüklenen insanlık onurudur ve son 13 yılda gelinen noktada aslında insanlığın boynuna ip geçirilmiştir. Sürüklenen cansız insan bedenine ilişkin görüntüler, yapılanlar, görevi kötüye kullanma (TCK 257) ve ölüye hakaret (TCK 130) suçlarına vücut vermektedir. Bir kişinin cesedinin boynunu iple bağlamak suretiyle zırhlı bir araçla yerde sürüklenmesi, cenazeye işkence ve saygısızlıktır." dedi.

Bu bağlamda Tanrıkulu, şu soruları yöneltti:

"Şırnak'ta özel harekat timleri tarafından yaralı haldeyken vurularak öldürülen Hacı Lokman Birlik’in zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenmesi olayında sorumlular kimlerdir? Sorumlular hakkında inceleme başlatılacak mıdır?

Yaşanan bu vahim durum ile ilgili talimat verildiği iddiası doğru mudur?

İddia doğru ise, bir insanın cansız bedeninin zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenmesi konusunda talimat veren kişi ya da kişiler kimlerdir?

Sürüklenen cansız insan bedenine ilişkin görüntüler, yapılanlar, görevi kötüye kullanma (TCK 257) ve ölüye hakaret (TCK 130) suçlarına vücut vermemekte midir?

İnsanlık onurunun yerlerde süründüğü bu olayda bölge halkına gözdağı verilmeye çalışıldığı iddiası doğru mudur?

Tarafınızdan ilgili görüntülerin tasvip edilmesinin mümkün olmadığı açıklaması yapıldı. Konunun vahameti göz önüne alındığında, kamuoyuna tarafınızdan tekrar açıklama yapılacak mıdır?

Bu vahşet görüntüsü vicdanları sızlatırken ülkenin itibarını da sarsmakta mıdır?

Bu olay cenazeye işkence ve saygısızlık değil midir?

Bu görüntünün son aylarda Doğu ve Güneydoğu Bölgesinde farklı illerde rutin olarak yaşandığı iddiası doğru mudur?

İddia doğru ise, bu duruma göz yuman yetkililer hakkında inceleme başlatılacak mıdır?

Tarafınızdan konu ile ilgili yapılan açıklama sonrası görevden el çektirilen ya da açığa alınan kişi ya da kişiler var mıdır? Varsa, kimlerdir?" CİHAN