Bodrum-Yalıkavak yolunda geçirdiği trafik kazasında ölümden dönen ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses, geçirdiği kazadan 12 saat sonra tekerlekli sandalye ile sahneye çıkıp konser verdi. Ayağındaki kırık nedeniyle Günay Restoran'daki konserinde oturarak parçaları seslendiren Tatlıses'i çok sayıda hayranı dinledi.
Sabah saatlerinde Borum-Yalıkavak yolu üzerinde trafik kazası geçiren İbrahim Tatlıses, akşam saatlerinde tekerlekli sandalye ile tedavi gördüğü Bodrum Acıbadem Hastanesi'nden ayrılıp önceden konser programı olan Ortakent'te bulunan Günay Restoran'a geldi. Neşesi oldukça yerinde olduğu gözlenen İbrahim Tatlıses, bir yandan şarkı okuyup diğer yandan da yaşadığı kazayı hayranlarına anlattı. Sahnede zaman zaman duygusal anlar da yaşayan Tatlıses, oturduğu yerden verdiği konserinde, izleyiciye karşı ayaklarını uzatmak zorunda kaldığından dolayı hayranlarından özür diledi. Konser sırasında doktorunun gözünü İbrahim Tatlıses'ten ayırmaması dikkat çekti.
Dilan ve İdo babasını yalnız bırakmadı
Kazadan sonra bir an olsun babasının yanından ayrılmayan ayrılmayan Tatlıses'in çocukları Dilan ve İdo da konser alanına gelip babasının yanında bulundu. Konser sırasında kaza anını da anlatan İbrahim Tatlıses, bir yandan yaşadığı korkuyu diğer yandan da yaşadığına şükrettiğini dile getirdi.
"Allah'ın büyüklüğüne inanmayan kafirdir"
Böylesi bir kazadan sağ kurtulmanın ancak Allah'ın yardımı ile mümkün olacağını önce kazadan sonra da yangından kurtulduklarını belirten İbrahim Tatlıses, "Bugün başımızdan bir kaza geçti. Cenabı Hakka kurban olayım, meleklerini gönderdi. Arabamız dereye yuvarlanıyordu. Yarın gideceğim oraya, bir kaya bizim aracı tuttu ama yarın gideceğim oraya orada kaya yok bence. Bizi tutan bir şey olmasaydı debelene debelene dereye gidiyorduk. Bir tane kaya bizi tutuyor. İdo önümüzde idi. Kahvaltıya gidiyorduk. O araba da kaymış. Biz görüyoruz da ne olduğunu bilmiyoruz. Freni patlamış falan dediler. Sonradan öğrendik ki yağmur çiseliyordu. İdo, kamyonun bize çarptığını görünce arabadan inip sağa çekiyor. Yasemin ile birlikte bütün gelip geçen araçlara 'Yangın söndürücü tüp var mı' diye soruyor. Allah için biriniz durun be. En son biri sağ olsun duruyor. İdo tüpü alıyor, Uğur kardeşim sağ olsun şoförümüz, önde de 3 kişi oturuyor. Kafa kafaya girince 'Eyvah 3’ü de gitti' dedim. Allah korusun. Ama Allah işte, Allah bitti demeden bitmiyor. Ben arabanın içindeyim, kül olup gideceğiz. Bir tane arkadaş sağ olsun veriyor yangın söndürme tüpünü söndürüyorlar ateşi. Ben diyorum ki ‘Ne oldu’ diyorlar ki ‘Bize çarpan kamyonet yanıyor’. Halbuki biz yanıyoruz. Sonra videolarda falan seyrettim, kafayı yedim. Ya Rabbim Allah ne kadar büyüksün, senin büyüklüğüne inanmayan kafirdir" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.