"Bir polisin HDP’ye oy vermesi demokrasi değildir"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Bir kişinin HDP’yi tercih etmesi demokrasidir ama bir polisin HDP’ye oy vermesi demokrasi değildir.” dedi.

Diploması muhabirleri ile kahvaltılı toplantıda bir araya gelen Taner Yıldız basın mensuplarının sorularına cevap verdi. ‘Paralel yapının’ AK Parti’nin haricinde herhangi bir partiyi tercih etmesinin son derece tabii ve normal olduğunu belirten Yıldız, “Bugün HDP’ye yalnızca bu gerekçe ile oy veren emniyetin içerisindeki, yargının içerisindeki HDP’ye oy veren birinin vebalinin yalnızca bir oy vermekle sınırlı kalmadığını bilmek lazım.” ifadelerini kullandı.

“BEN BUNA DEMOKRATİK BİR SEÇİM DEMEM”

Diyarbakır’da bugün iki askerin şehit olduğunu hatırlatan Yıldız şöyle devam etti: “HDP’ye emniyetin içerisinden sırf paralel yapı gerekçesi ile emniyetin yargının içerisinden oy verenler bu kana eli bulaşmıştır. Yalnızca siyasi tercihini, oy tercihini yapmamışlardır onlar. O şehit olan, beraber çalıştığı arkadaşının kanında o kişinin izi vardır. HDP’ye normal parti olarak oy verenin haricinde yalnızca AK Parti olmasın da adına oy verenlerin PKK’nın terörü ile ortak çalıştığını bilmemiz gerekiyor. Bir polis lojmanından, polisleri şehit eden PKK’ya eğer yüzde 62 oy çıkıyorsa o lojmanın hangisi olduğunu çok iyi biliyorlar. Burada başka bir problem var demektir. Ben buna demokratik bir seçim demem. Bunun adının demokrasi olmadığını söylemem lazım. Bir kişinin HDP’yi tercih etmesi demokrasidir ama bir polisin HDP’ye oy vermesi demokrasi değildir.”

“MÜZAKEREYİ BÖYLE BİR ORTAMDA BİR SUÇ UNSURUYMUŞ GİBİ GÖSTERMEK DOĞRU BİR YAKLAŞIM DEĞİL”

Yıldız ardından şöyle devam etti: “Şu anda HDP’nin PKK’yı desteklemediğini söyleyebilir misiniz bana? ‘Benim haberim yoktu, PKK kendi yapıyor’ diyebilir misiniz? PKK’yı kınamayan, lanetlemeyen bir yapının ona kayıtsız kaldığını söyleyebilir misiniz? Terörün olmaması adına devlet her türlü müzakereyi yapar. PKK’nın bitirilmesi, silahların gömülmesi alakalı konuda devlet müzakere yapar. Bu müzakereyi böyle bir ortamda bir suç unsuruymuş gibi göstermek doğru bir yaklaşım değil. Siz fikrinizi söylüyorsunuz, ben de fikrimi söylüyorum.”