Ankara’daki belediye otobüsü kazalarının araştırılması için önerge verildi

ANKARA (CİHAN)- CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Levent Gök, can ve mal güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturmaya başlayan Ankara’daki belediye otobüsü kazalarının nedenlerinin araştırılması için TBMM’ye araştırma önergesi verdi. Öte yandan Sayıştay, Ankara Büyükşehir Belediyesi 2013 Yılı Denetim Raporu’ndaki taşeron firmalardan şoför temin edilmesinde, şoför olmayan kişilerin de iş yeri Ankara Büyükşehir Belediyesi gösterilerek sigortalandığı tespitine dikkat çekti.

Levent Gök, TBMM araştırması açılmasına ilişkin önergesinde, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne ait toplu taşıma yapan otobüslerin son yıllarda Başkent’in değişik semtlerinde, yaralamalı ve ölümlü kazalara karıştığı vurgulandı. En son 1 Ekim 2015 tarihinde Dikimevi semtinde EGO’ya ait bir otobüsün kaldırımda yürüyen ve durakta otobüs bekleyen onlarca yurttaşımızı 70-80 metre sürükleyip, 12 yurttaşımızın ölümüne, 12 yurttaşımızın ağır bir şekilde yaralanmasına ve birçok aracın hasar görmesine yol açtığı belirtilen önergede belediye otobüslerinin buna bezer çok sayıda ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı kaza yaptığı anlatıldı.

BAŞKA KAZALAR

Gök, önergesinde belediye otobüslerinin yaptığı bazı kazalar ve sonuçlarıyla ilgili olarak şu bilgileri verdi:

“20 Haziran 2015 tarihinde Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde virajı alamayarak yaklaşık 50 metrelik dereye uçan bir belediye otobüsü iki vatandaşımızın hayatını kaybetmesine 27 vatandaşımızın yaralanmasına neden olmuştur.

5 Ağustos 2015 tarihinde Nenehatun Caddesi’nde bir kamyonetle çarpışan belediye otobüsü kamyonet sürücüsü Servet Çınar’ın hayatını kaybetmesine neden olmuş, 3 ayrı otomobile daha çarpmış, bir yayaya ve otobüsteki bir vatandaşımızın yaralanmasına yol açmıştır.

11 Temmuz 2014 tarihinde Sincan ilçesinde belediye otobüsü, önce araçlara sonra yol kenarında bekleyen yayalara çarpmış, 2 vatandaşımız hayatını kaybetmiş 5 vatandaşımız yaralanmış ve birçok otomobil hasar görmüştür.

21 Nisan 2014 tarihinde Şaşmaz kavşağında, minibüse arkadan çarpan belediye otobüsü bir durağa sonra da yaya üst geçidine çarparak durabilmiş, 2 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine 6’sı ağır çok sayıda vatandaşımızın da yaralanmasına yol açmıştır.”

'1700 BELEDİYE OTOBÜSÜ, ANKARA’DA CAN VE MAL GÜVENLİĞİ KONUSUNDA BÜYÜK TEHDİT HALİNE GELDİ'

Bu tür kazalara çok daha fazla örnek verilebileceği ifade edilen önergede, eğer önlem alınmaz ise sistematik hale gelmiş olan bu tür kazaların gelecekte de yaşanacağı vurgulandı. Sayıları bin 700’e ulaşan belediye otobüslerinin, Ankara’da can ve mal güvenliği konusunda büyük tehdit haline geldiği kaydedilen önergede, Belediye otobüsü güzergâhlarında seyreden diğer sürücülerin, yolcuların ve yayaların can güvenliğinin tehdit altında olduğu ileri sürüldü.

Levent Gök, Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergesinde şu bilgilere yer verdi:

“Ankara Büyükşehir Belediyesi yönetiminin aldığı çeşitli karar ve yaptığı uygulamalar kazaların asıl nedenini oluşturmaktadır. Belediyenin otobüslerle toplu taşıma işini, taşeron bir firma aracılığıyla istihdam ettiği 2.500 şoförle gerçekleştirdiği bilinmektedir. Düşük sayılabilecek bir ücretle istihdam edilen şoförlerin yeterli tecrübeye ve toplu taşıma yapmaya elverişli bir eğitim ve ruh haline sahip olup olmadıklarına bakılmadığı, yeteri kadar hizmet içi eğitimden geçirilmedikleri, yolcu ve diğer sürücülere karşı kaba davranışlarda bulundukları, seyir halindeyken trafik emniyetini tehlikeye soktukları gözlenmektedir. Şoför temini, ihalesiz olarak yandaş firmalardan yapılmaktadır.
Sayıştay, Ankara Büyükşehir Belediyesi 2013 Yılı Denetim Raporu’nda taşeron firmalardan şoför temin edilmesinde, şoför olmayan kişilerin de iş yeri Ankara Büyükşehir Belediyesi gösterilerek sigortalandığı tespitini yapmıştır.
Büyükşehir Belediyesinin, EGO’da çalışan yetişmiş, tecrübeli usta ve usta yardımcılarının, Büyükşehir Belediye Başkanı ile aynı siyasi görüşte olmadıkları gerekçesiyle, ilçe belediyelerine sürüldükleri, bu nedenle otobüslerin bakım ve servislerinin yeterince yapılmadığı konusu da gündemde bulunmaktadır.
Artık sistematik hale gelmiş bulunan bu kazaların oluş nedenlerinin basit bilirkişi raporlarıyla açıklanması ve gerçek neden ve sorumlularının ortaya çıkarılması mümkün gözükmemektedir.” CİHAN