• BIST 10746.98
  • Altın 4394.422
  • Dolar 40.5925
  • Euro 47.1002
  • Bursa 24 °C
  • İstanbul 26 °C
  • Ankara 24 °C

Yargıtay'dan çocuk kararı

Yargıtay'dan çocuk kararı
Çocuk istemeyen eş, kusurlu sayıldı

Özellikle yeni evlenen çiftlerde sık karşılaşılan ‘çocuk istememe’ tartışmaları Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin çok konuşulacak emsal kararıyla birlikte yeni bir boyut kazandı. Yüksek mahkeme; erkeğin eşinden ortak çocuk istememesini kusurlu davranış saydı ve bu durumun kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğuna hükmetti.

 


Bir süredir geçimsizlik yaşayan çift, Aile Mahkemesi’ne müracaat ederek boşanmak istedi. Tarafları eşit kusurlu bulan Mahkeme; erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verildi. Davacı - karşı davalı erkeğe kusur olarak yüklenilen vakıalar istinaf kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşti. Davalı - karşı davacı kadın, kusur belirleme yönünden kararı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi.

 


Yargıtay’ın geçtiğimiz günlerdeki kararında şöyle denildi: “Erkeğin kesinleşen kusurlu davranışları yanında ‘Kadından ortak çocuk istemediği’ anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda davacı erkeğin davalı kadına oranla daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken, tarafların eşit kusurlu olduklarının kabul edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 174/1-2 maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan maddi ve manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirdi. Hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadına verilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Özgür Özel: Tanju Özcan sınırları aştı31 Temmuz 2025 Perşembe 11:51
  • Nasuh Mahruki: Bu Hâlâ Sizin Önerdiğiniz Komisyon mu?"31 Temmuz 2025 Perşembe 11:32
  • Kripto para şirketine el kondu31 Temmuz 2025 Perşembe 11:21
  • ''Yanan ormanların eskiye dönmesi 10 yıl sürecek''30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:54
  • ''Adaletin kalbinde iz bırakın.''30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:45
  • TÜRK-İŞ'ten grev kararı! 500 kuruma...30 Temmuz 2025 Çarşamba 11:37
  • 20 milyonluk söyleşi günleri30 Temmuz 2025 Çarşamba 11:17
  • Özgür Özel'den adaylık mesajı30 Temmuz 2025 Çarşamba 10:49
  • FETÖ'nün mahrem yapılanmasına operasyon30 Temmuz 2025 Çarşamba 10:28
  • Konya'da korkutan deprem!30 Temmuz 2025 Çarşamba 10:24
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43