TED Konferansı'nda, ilham vermek için fikirlerini paylaştılar

ANTALYA - İnsanlara ilham vermek amacıyla paylaşacak fikri olanların katıldığı TED (teknoloji, eğlence, dizayn) konferanslarının ikincisi Antalya'da gerçekleştirildi. Uluslararası Antalya Üniversitesi'nin (AIU) ev sahipliğinde yapılan konferansta Suriyeli İngilizce öğretmeni, ülkesindeki savaşa dünyanın sessiz kalmasını, biri Güney Afrikalı diğeri Hindistanlı iki öğrenci ise 21. yüzyılda Afrika'nın yanlış tanınmamasını eleştirdi.

TEDxAIU Konferansları'nın ikincisi Uluslararası Antalya Üniversitesi yerleşkesinde düzenlendi. AIU Konferans Salonu'ndaki etkinlikte 8 konuşmacı dört İngilizce, 4 Türkçe sunum yaptı. Bu yılki konusu 'Köprü' olan TEDxAIU'nun Danışma Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. Murat Kaplan, geçen yıl ilkini gerçekleştirdikleri konferansla üniversitelerinin rüştünü ispat ettiğini belirterek, "TED organizasyonun başında bulunanlar, AIU'nın bu işi götürebileceğine inandı ve bu yıl sınırsız seyirciyle ve sene içinde birkaç tane yapabilme yetkisini verdi." dedi.

TED'in dünyaya ilham verebilecek fikri olan, çok değişik alanlardan insanların bunu başkalarıyla paylaştığı bir etkinlik olduğu bilgisini paylaşan Kaplan, "Şu ana kadar siyasetçilerden bilim adamlarına, sanatçılardan sporculara kadar her türlü ismi kendi bünyesinde üç dakikadan bir saate kadar konuşmalar yaptırarak dünyaya tanıtıyor. Türkiye'de sayılı üniversitelerde gerçekleştirilen TED konferanslarından birini de AIU gerçekleştiriyor. TED'de önemli olan, insanlara bir şekilde ilham olacak düşünceleri paylaşmak. Bu yılın teması; köprü. Kültürler arası köprüden tutun da eski nesilden yeni nesil arasındaki köprüye, bilimsel dünya ile halkın arasındaki köprüye, belki doğruyla yanlışın, belki kalple beyin arasındaki köprüye ilham olabilir." diye konuştu.

'DÜNYA AFRİKA'YI YANLIŞ TANIYOR'

İnternet üzerinden tüm dünyaya canlı yayınlanan etkinlikte biri Hindistanlı diğeri Güney Afrikalı iki öğrenci de konuştu. Mustafa Kanorwala ve Musarath Sader, Afrika'nın önyargılara kurban edilen bir kıta olduğunu söyledi. Koca kıtanın bir köy ya da tek bir ülke gibi görüldüğünü ifade eden öğrenciler, Afrika'da 54 bağımsız ülkenin bulunduğu bilgisini paylaştı. Ebolanın kıtanın küçük bir parçasında görüldüğünü ancak bütün Afrika tehdit altındaymış gibi bir algı olduğuna işaret eden gençler, "Afrika'nın bu yüzyılda hala yeterince bilinmemesinden ya da tanınmamasından üzüntü duyuyoruz." dedi.

'YARDIM İÇİN BEKLENMEMELİ'

İki yıldır Antalya'da yaşayan Suriyeli İngilizce öğretmeni Sara Hlaibeih de ülkesinin dört yıldır içinde olduğu savaşa dikkat çekti. Anlatacağı köprünün insanlık üzerine olduğunu ifade eden Hlaibeih, sınırlarda yaşanan sıkıntıları, göç eden insanların sorunlarını ve devletlerin yardımcı olmaması üzerine konuştu. Sara Hlaibeih, "Suriye'de 4 yıldır savaş sürüyor ve 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana en fazla insanın öldüğü savaş yaşanmasına rağmen yeterli yardımı göremiyoruz. Yardım etme kapasitesine sahip ülkeler bu konuda yardımcı olmuyor. İnsanlar güvenlik nedeniyle batı ülkelerine göç ediyor ancak bu ülkeler bize sınırını açmıyor ve göçmenlere sıkıntı yaşatıyor. Benim ki insanlık üzerine olan bir köprü. İnsanlar devletleri, bürokrasiyi veya politikayı yardım için beklememeli. Yardım gerektiğinde yapmalılar, onları beklememeliler."

KİMLER, NE ANLATTI?

Kadın girişimci İsveçli Shori Zand 'Girişimci, Kadın ve Göçmen - Mükemmel Bir Uyum mu yoksa Kötü Bir Kombinasyon mu?', Bangladeşli Rafsan Ahmed 'Gerçek hayatta rol yapmak', Dr. Timur Yılmaz 'Beyin: Zamanlar arası bir köprü', köşe yazarı Özgür Bolat 'Çocuklar neden teknolojiye bağımlı', eğitim danışmanı İlker Kaldı 'Kuş beyinli, balık hafızalı', akademisyen-yazar ve ödüllü savaş sanatları ustası Yrd. Doç. Dr. Murat Kaplan ise 'Bir davranışın doğuşu' başlıklı konuşmalar yaptı. CİHAN