Son dönemlerde çeşitli yöntemler geliştiren dolandırıcılar, ehliyet almak isteyenleri veya sınavda başarısız olanları sosyal medya üzerinden 'Sınavsız ehliyet' paylaşımlarıyla hedef alıyor. Uzmanlar, vatandaşlara uyarılarda bulunarak, sınavsız ehliyetin söz konusu olmadığını, dolandırıcılara inanıp kanunsuz işlem yapanlar hakkında hapis cezasına kadar uzanan cezai müeyyideler olacağına dikkat çekiyor.
İnternet siteleri ve uygulamalar üzerinden dolandırıcılık faaliyetleri her geçen gün artıyor. Özellikle internet üzerinden çok çeşitli taktikler geliştiren dolandırıcılar, kolay yoldan ehliyet almak isteyen vatandaşları hedef alıyor. Dolandırıcılar, sosyal paylaşım siteleri üzerinden 'sınavsız ehliyet' veya kendi hazırladıkları sahte paylaşım videoları ile ağlarına düşürdüğü vatandaşları dolandırıyor.
"Sınavsız ehliyet sahibi olmazsınız"
Dolandırıcıların sosyal medyada üzerinden sınavsız ehliyet vaadiyle vatandaşları mağdur ettiklerini anlatan Orta Anadolu Sürücü Kursları Federasyonu Başkan Vekili Ramazan Ceylan, "Ehliyet alma süreci resmi bir iştir. Yasal prosedürleri vardır. Bunların en başında evraklarımızı hazırlarız, kursa teslim ederiz. Bundan sonraki süreçte de teorik eğitimler, elektronik sınav akabinde direksiyon eğitimi, direksiyon sınavı olur. Kesinlikle sosyal medyada yayınlanan ‘sınavsız ehliyet' gibi yazılanlara vatandaşlarımız itibar etmesinler. Bunların aslı yok. Yapılıyor olsa bile ki bazı şekillerde yapıldığını biz de görüyor ve duyuyoruz ancak bunlar daha sonrasında tamamen hepsi iptal edilir" dedi.
"Tespiti halinde ehliyet alan da veren de suçlu olur"
Dolandırıcıların sistemlerinin farklı şekillerde olduğunu anlatan Ceylan, "Bir kursiyerin yerine farklı bir aday, kendine fiziki olarak benzer bir adayı sınava sokarak bu işlemi yapanlar olduğunu da gördük. Ayrıca dışarıdan yardım ederek yani sınav salonunun içerisine çeşitli cihazlarla kişinin işte kulağının içerisine kulak hoparlörü, ayakkabısının altına ise çeşitli verici cihazlar koyarak dışarıdaki kişiyle bağlantı kurmaları söz konusu oluyor. Bu tür durumda dışarıdan kopya verilmiş oluyor, bu da uygun değil. Bu da yasalara ve yönetmeliklere aykırıdır. Tespiti halinde yine alan da veren de suçlu olur, buna da itibar etmesinler. Ehliyet alma süreci zaten çok zor değil. Burada sürücü kursuna kayıt olduktan sonra derslere devam ettikleri takdirde yapılan deneme sınavlarında zaten kendileri de geçebileceğini görürler. Endişe ediyorlar, mesela diyor ki ‘yapıyorum, yapıyorum olmuyor.' Yani biraz çalışmak da lazım tabii ki. Yani bunun konuları var, uygulaması var, derslere de katılma gerçekleştiği takdirde zaten zorlanmazlar, rahatlıkla alabilirler. Birinci sınav olmaz, ikinci sınav olur. Neticede 4 tane yazılı sınav, 4 tane de direksiyon sınav hakkı veriyor yönetmeliğimiz. Bunun için bu tür yanlış olan durumlara girmesinler. Daha sonrasında cezai müeyyideler hatta bunun sonucunda hapis cezası bile alabilirler" ifadelerini kullandı.
"Sınavsız ehliyet veriliyormuş gibi bir intiba oluşturuluyor"
Yapay zekayı kullanan dolandırıcıların inandırıcılık kazanma yöntemlerini anlatan Ramazan Ceylan, "Sosyal medyada bazı kurumların logoları kullanılarak ya da bazı kurum sahiplerinin fotoğrafları kullanılarak sınavsız ehliyet veriliyormuş gibi bir intiba oluşturuluyor, bir algı oluşturuluyor. Biz bunlara zaman zaman şahit oluyoruz. Hatta benim bile fotoğrafımı kopyalayıp bu şekilde ‘sınavsız ehliyet veriliyor' şeklinde sosyal medyada paylaşmışlar, arkadaşlarımız görmüş. Ben onu da kendim de bizzat gördüm, Siber Suçlara bunu bildirdim. Tabii ki bunun çalışmaları yapılıyordur ancak çok sayıda sosyal medyada bu şekilde sponsor reklam verenler var. Yani hiç endişe etmeden, korkmadan bu tür işleri yapmak isteyen şebekeler var. Bunlar asılsız, yani dolandırıcılar vatandaşın parasını alacak ve ilgilenmeyecekler. Yani vatandaşlarımız yapay zekayla yapılmış konuşmalara, ‘aldım çok memnunum, geçemiyordum ben sınav geçtim' gibi bu tür algılara inanmasınlar, kendileri sonucunda zarar ederler" şeklinde konuştu.
"Parmak izi veya göz okuması şeklinde bir güvenlik tedbiri alınabilir"
Ceylan, "Usulsüz durumlara karşı yetkililerin sınav yönetmeliğiyle alakalı bir değişiklik yapması gerekiyor. Burada sınav salonlarının güvenliğinin şu anki olan güvenlikten daha fazla bir güvenliğe sahip olması gerektiğini düşünüyoruz. Sınavlara girerken göz okuma ya da parmak izi gibi bu şekilde sınava alınmaları gerekiyor. Kurslara kayıt olurken yine göz okuma ve parmak iziyle kaydının alınması, sınava da aynı şekilde girerken parmak izi veya göz okuması şeklinde bir güvenlik tedbiri alınabilir. Olumsuz durumlara karşı bu güvenlik önlemini biz bakanlığımıza tavsiye ederiz. Bu şekilde bu olumsuz durumlar yani dışarıdan yardımlar kopya çekme işleri ortadan kaldırılmış olur diye düşünüyoruz" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.