• BIST 11182.96
  • Altın 4906.78
  • Dolar 41.2973
  • Euro 49.0435
  • Bursa 19 °C
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 17 °C

Kahvenin bu etkisini biliyor musunuz?

Kahvenin bu etkisini biliyor musunuz?
Karaciğer yağlanmasının nedenleri ve tedavisi...

Kahvenin; siroz ve kanseri tetikleyen alkol dışı karaciğer yağlanmasına iyi geldiğini ve iltihabı azalttığını belirten Türk Karaciğer Vakfı Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çakaloğlu, şunları söyledi:

Ülkemizde yaygın görülen karaciğer yağlanmasında, karaciğerin yapı taşı olan hepatositler (karaciğer hücreleri) içinde yağ damlacıkları birikerek hücrelerin şişmesine ve karaciğer büyümesine sebep oluyor. Yağlanmış hücre sayısı oranının yüzde 5’i geçmesi durumu da karaciğer yağlanması olarak tanımlanıyor. Yağlanma arttıkça karaciğer hastalığının ilerlemesi, iltihap ve fibrozis (bağ dokusu artışı) sonucunda da siroz gelişimi ve kanser riski artıyor.

Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı, obezite, insülin direnci, diyabet vehiperlipidemi (kandaki yağ fazlalığı) ile de yakından ilişkili. Aşırı kilolu hastalarda ultrason ile saptanan yağlı karaciğer sıklığı ortalama yüzde 75, şeker hastalarındaysa yüzde 70. Obezite, diyabet, yüksek kolesterol ve trigliserid yüksekliği ile seyreden metabolik sendrom tablosunda ise her hastada karaciğer yağlanması kaçınılmaz oluyor.



Alkol dışı yağlı karaciğer tanısı, en kolay üst karın utrasonografisi (US) ile konuluyor. US ile karaciğerde yağlanma ve buna bağlı büyüme tespit ediliyor. Ek olarak, karaciğer fonksiyon testlerinde saptanan artış, ALT, AST ve GGT değerlerinin yükselmesi tablonun tamamlayıcısı oluyor. Tedavi planının oluşturulması için yağlanmanın miktarı ve fibrozis derecesinin ölçülmesigerekiyor. Ses dalgaları kullanılarak karaciğerdeki yağlanmanın derecesi ve oluşan bağ dokusunun miktarı herhangi bir girişimsel işlem uygulanmadan ölçülebiliyor. Ancak gerekli durumlarda biyopsiden kaçınmamak gerekiyor.

Alkol dışı yağlı karaciğer tedavisinde, soruna zemin hazırlayan ve ona eşlik eden hastalıkların kontrolü önem taşıyor. Hastaların; tip 2 diyabet, obezite, insülin direnci, hiperlipidemi gibi problemlere yönelik özel tedavi programlarına alınması gerekiyor. Yaşam tarzı değişikliği, düşük kalorili bir diyet ve düzenli egzersiz ile kilo verilmesi ve bunun sürdürülmesi gerekiyor. Şeker (özellikle mısır şurubu), un, nişasta içeren gıdalar ve asitli içeceklerden uzak durulmalı.

Kompleks karbonhidratlar (tam buğday, tahıl, baklagiller, taze meyve, yeşil sebze) tercih edilmeli. Diyetle kalori alımının yüzde 30 kadar azaltılması ve Akdeniz diyeti uygulaması tedavinin etkinliğini artırıyor ve insülin direncini azaltarak yağlanmanın azalmasına katkı sağlıyor. Son yıllarda yapılan araştırmalarda günde 3 fincan filtre kahve ya da Türk kahvesi tüketiminin de karaciğer hastalıklarında fibrozisi (bağ dokusu artışı) önleyici rol oynadığı belirtiliyor.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Emekli öğretmen taşlara 'fısıldıyor'15 Eylül 2025 Pazartesi 11:58
  • 'Japon Kuklası' Keçiören’de sahne aldı15 Eylül 2025 Pazartesi 10:57
  • Lenfomada erken teşhis hayat kurtarır15 Eylül 2025 Pazartesi 09:59
  • Beslenme çantası için doğru seçimler12 Eylül 2025 Cuma 17:35
  • Aşırı ödev kaygı sebebi!12 Eylül 2025 Cuma 17:28
  • Prostat kanserinde en güncel 4 tedavi!12 Eylül 2025 Cuma 17:00
  • Kemik erimesine iyi gelen besinler12 Eylül 2025 Cuma 16:56
  • Teknoloji kullanımı boyun fıtığı riskini artırıyor11 Eylül 2025 Perşembe 14:56
  • Okullu çocuklarda çürük riskine dikkat11 Eylül 2025 Perşembe 14:54
  • Kalp çarpıntısının altında yatan nedenler11 Eylül 2025 Perşembe 14:36
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43