• BIST 10877.52
  • Altın 4668.841
  • Dolar 41.151
  • Euro 47.908
  • Bursa 23 °C
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 23 °C

'Dadı' rolü kadınları yalnızlaştırıyor!

'Dadı' rolü kadınları yalnızlaştırıyor!
İlişkilerde ‘dadı’ rolü kadınları yalnızlığa sürüklüyor...

Bazı ilişkilerde kadının partnerine ebeveynlik yaptığını belirten uzmanlar, bu durumun psikolojik dengesizlik yarattığını söylüyor.

Bu dinamiğin kökeninde, kadının çocuklukta üstlendiği roller ve karşılanmamış duygusal ihtiyaçların yattığına dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Bazı erkekler için bu ilişki modeli, gelişimsel olarak geçemedikleri bir çocukluk evresinde kalmanın devamı gibidir. İlişkide duygusal olarak regüle edilmek, yönlendirilmek ve taşınmak isterler.” dedi. Bu durumun kadın açısından başlangıçta kontrol duygusu verse de zamanla tükenmişlik, yalnızlık ve romantik çekimin kaybı gibi sonuçların kaçınılmaz hale geldiğine vurgu yapan Taşkın, sağlıklı ilişkinin iki yetişkinin birbirini desteklediği ama taşımadığı bir denge üzerine kurulu olması gerektiğini aktardı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, ilişkilerde kadının partnerine karşı ‘dadı’ rolü üstlenmesinin hem erkek hem de kadın üzerindeki etkilerinden bahsetti.

Kadının ‘dadı’ rolü ilişkide psikolojik dengesizliğe neden oluyor!

İlişkilerde kadınların partnerlerine karşı koruyucu, düzenleyici ve yönlendirici bir rol üstlenmesinin, halk arasında ‘erkek dadılığı’ şeklinde anıldığını dile getiren Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Bu, sadece kadınların fazladan sorumluluk üstlenmesi değil; aynı zamanda ilişkide psikolojik bir dengesizliğin ortaya çıkması anlamına gelir.” dedi.

Temelde, bu tür dinamiklerin bireylerin geçmiş yaşantıları ve içselleştirdiği ilişki şemalarıyla yakından ilişkili olduğuna dikkat çeken Taşkın, “Özellikle bağlanma kuramı açısından incelediğimizde, ‘dadı’ rolünü üstlenen kadınların çoğu, çocuklukta ya kendi ebeveynine ebeveynlik yapmak zorunda kalmış ya da duygusal ihtiyaçları tam anlamıyla karşılanmamış bireylerdir. Bu da onları, yetişkinlikte ‘onarmaya’ çalıştıkları kişileri seçmeye ve bu rolleri normalleştirmeye götürebilir.” şeklinde konuştu.

Kadının ebeveynlik rolü, erkeği zayıflatır; kadını ise tükenmiş ve yalnız bırakır! 

Öte yandan, bu rolü kabullenen ya da buna yönelen erkeklerin psikolojik değerlendirmesini yapan Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Bu tür erkeklerde sıklıkla duygusal sorumluluk almaktan kaçınma, öz-yeterlilik eksikliği ya da aşırı bakım görmüş olmanın getirdiği pasiflik gözlemlenebilir.” dedi.

Bazı erkekler için bu ilişki modelinin, gelişimsel olarak geçemedikleri bir çocukluk evresinde kalmanın devamı gibi olduğunu kaydeden Taşkın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İlişkide duygusal olarak regüle edilmek, yönlendirilmek ve taşınmak isterler. Kadının bu rolü üstlenmesi ise, erkeğin bireysel gelişimini ve ilişki içinde eşit sorumluluk alma becerisini zayıflatır. Kadın açısından ise bu dinamik uzun vadede ağırdır. Başlangıçta kontrol duygusu ve işe yararlık hissi verse de zamanla yorgunluk, tükenmişlik, değersizlik ve hatta cinsel isteksizlik gibi sonuçlar doğurabilir. Çünkü psikolojik olarak, birine ebeveynlik yaptığınızda, o kişiye karşı romantik veya erotik bir çekim hissetmeniz giderek zorlaşır. Duygusal yükü sürekli üstlenen kadınlar, ilişkide yalnızlık duygusuyla da baş başa kalabilir.”

Sağlıklı ilişki, iki yetişkinin birbirini desteklediği ama taşımadığı ilişkidir! 

Türkiye gibi toplulukçu kültürlerde bu durumun daha görünür hale gelebileceğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Çünkü burada kadınlara küçük yaşlardan itibaren ‘idare eden, toparlayan, fedakâr olan’ roller biçilmiştir. Aynı zamanda erkek çocuklarının fazla el üstünde tutulduğu, sorumlulukla değil, ‘hakla’ büyütüldüğü aile yapılarında, bu dinamikler ilişkilere kolayca sızar.” dedi.

Bu tabloyu değiştirebilmek için önce farkındalık gerektiğinin altını çizen Taşkın, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kadınlar kendilerine sormalılar; ‘Ben bu ilişkide partnerimle eşit miyim, yoksa onun hayatını yöneten bir figür müyüm?’, ‘Yük paylaşımı var mı, yoksa sadece ben mi taşıyorum?’, ‘Bir partner mi arıyorum, yoksa bir çocuk mu büyütüyorum?’. Sağlıklı bir ilişki, iki yetişkinin birbirine alan tanıdığı, destek verdiği ama birbirini taşımadığı ilişkidir. Sınırlar koymak, rollerin farkında olmak ve gerektiğinde duygusal emek paylaşımını talep etmek, ilişkinin sürdürülebilirliği açısından kritiktir. Unutmayalım ki sevgi vermek bir seçimdir, ama bakım emeği vermek bir sorumluluktur ve bu sorumluluk çift yönlü olmalıdır.”

Etiketler:
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • İmmünoterapi kansere karşı etkili tedavi imkanı sunuyor02 Eylül 2025 Salı 15:31
  • Okul alışverişinde çocuk sağlığına dikkat!01 Eylül 2025 Pazartesi 11:42
  • Ayak başparmağı çıkıntısında geç kalmayın!01 Eylül 2025 Pazartesi 11:41
  • Öğrenme süresince görmenin etkisi yüzde 83’tür01 Eylül 2025 Pazartesi 11:30
  • Kekemelik tedavisi kişiye özel olmalı!27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:32
  • Tekrar eden gebelik kayıplarına dikkat27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:29
  • Aşırı terleme sorununa karşı botoks!27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:27
  • Öfke anında ne yapmalıyız?27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:26
  • Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:23
  • Bel sağlığını korumak için bunlara dikkat27 Ağustos 2025 Çarşamba 16:22
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43