“Babam ve Ailesi”nin çekimleri nasıl gidiyor. Her şey yolunda mı?
- Her şey yolunda. Yönetmenimiz Nihat Durak benim 20 yıllık arkadaşım. Ben diziye başladıktan bir ay sonra dahil olabildim. Ama kısa sürede adapte oldum.
* Suzan nasıl bir karakter, biraz sizden dinleyelim mi?
- Seyircinin gördüğünden çok farklı bir şey yok. Ekranda nasıl görünüyorsa, öyle. Ben çok seviyorum Suzan’ı, yaralarını, acılarını, şiddetini ve hiddetini seviyorum. Çok genç yaşta aşık olmuş, eşine büyük bir aşkla bağlanmış, ömrünü ona adamış. Türkiye’de böyle çok kadın var. 24 yılın sonunda da çok tatsız bir sürprizle karşılaşıyor. Bunu da yaşayan çok kadın var diye düşünüyorum.
* Suzan bunu nasıl atlatıyor?
- Atlatamıyor, onun için de hırçınlık yapıyor. Hiçbir zaman atlatamayacak. Ama bu konuda ben Suzan’ı haklı buluyorum.
HER ANLAMDA NETİM * Gerçek hayatta siz de böyle bir durumla karşı karşıya kalsaydınız, Suzan gibi mi hareket ederdiniz? - Suzan’la benim uzaktan yakından alakam yok. Ben asla böyle bir şeyi kabul edemem. Eşimin başka şehirde bir ailesi daha olduğunu duyduğumda tasımı tarağımı toplar giderim. Zaten hiçbir zaman oynadığım karakter için “ben olsaydım ne yapardım” diye düşünmedim. Aksine kendimden farklı bir karakter olduğu için çok ayrıştırarak bakıyorum. * Hayatta her konuda böyle net düşüncelere mi sahipsiniz? - Her anlamda netimdir. Hiç sevmem kriz anlarındaki uzatmaları. Ya hemen çözelim, çözemiyorsak da çaresine bakalım isterim. Çünkü hayat çok yoğun ve yeterince kısa. Türkiye’de Suzan gibi çok kadın var SUZAN NE YAPARSA HAKLI * Suzan eşini bırakıp, çekip gidecek mi peki? - Suzan için her şey darmadağın oldu. İmrenilerek bakılan 24 yıllık bir evlilik varken bir öğreniyorsun ki, paralelde bambaşka bir hayat var. Aslında bir illüzyon yaşamışsın. Bir binanın çökmesi gibi bir durum. Şimdi o enkaz durumunda ne olur; Suzan gibi bir kadın sakin duramaz. * Dizideki eşiniz Kemal bu duruma ne diyor peki? - Kemal’in Suzan’la ilgilendiğini düşünmüyorum. Onun derdi oğlu Mert’i kurtarmak. Şimdi ise Nilgün ile yaşayamadığı hayatı nasıl toparlayacağını düşünüyor. * Suzan için de bu durum çok zor olsa gerek... - Suzan’ı sinirlendiren en büyük şeylerden bir tanesi bu. Suzan’ın elinden tutup çeken, “Gel her şeyin üstesinden birlikte gelelim” diyen adam artık yok. O yüzden Suzan ne yaparsa haklıdır.
* Suzan’ın çocuklarla arası nasıl? - Çocuklarına düşkün bir anne. Ama ihtiraslı bir kadın. O ihtirasları yüzünden gözü çocuklarını görmeyebiliyor. * İki kadın arasında çatışma olacak mı? - Yapı olarak Nilgün çok kavgacı ve savaşacak bir kadın olarak gözükmese de Suzan, Nilgün’ün sabrını zorlayacak. Bu yüzden de aralarında çatışma çıkacak.
* Amerika’da bir ameliyat oldun. Bu tekrar anne olabilmek için miydi? -
Tamamen bebek için ameliyat oldum. Servikal yetmezliğim var. Bu durum Türkiye’de ve dünyada birçok kadında var. Servikal yetmezliği aslında bir organ eksikliği. Rahim ağzı ya da tıbbi adıyla serviks, rahimin dış dünya ile bağlantısını sağlar. Rahim ağzı kasları bende doğuştan yok. Bu yüzden tedavi olmaya gittim. * Bundan sonraki süreçte neler olacak? - Allah nasip ederse bir çocuk istiyoruz. Tüp bebek de yapılabiliyor. Doğumu, bu operasyonu bilen bir doğum doktorunun yapması gerekiyor. * Kızınız Melisa nasıl? - Melisa iyi. Bizim onunla olan yolculuğumuz bir ömür boyu. Hedefimiz kızımın sağlıklı şekilde; kaslarının, kemik yapısının herhangi ameliyat müdahalesine kalmadan büyümesi. * Eşiniz Bülent Şakrak da bu konuda sizin en büyük destekçilerinizden. - Evet, Melisa’yla çok iyi anlaşıyorlar. Benim için büyük bir şans. Hayat da böyle bir şey zaten. Allah sana zorluklar veriyor, yanında da şanslar da sunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.