Yerel medyanın sefil, zavallı halleri gerçekten de içler acısı. Çukur figüranlarının yazdıkları yazılar, bunu gayet açık şekilde ortaya koyuyor.
Çukura düşmüş müptezeller, her türlü ahlaksızca paylaşım yapmaktan geri durmuyorlar.
Vicdanlarını cüzdanlarının arasında sıkıştırmış olduklarından, kalemlerinden irin akıyor.
Bu kendine münhasır tipler, yazdıkları yazıların çok okunduğunu sanıyorlar.
Ama sosyal medyada yaptıkları paylaşımlar, söylediklerinin aksine hiç kaale alınmadıkları ortaya koyuyor.
Bu tipler Türk sinemasının karakter oyuncularına adeta taş çıkarıyorlar. Ama onlar gibi rol yapmıyor, beyinlerinde yer etmiş kirli düşüncelerini sergiliyorlar.
Kendileri gibi düşünmeyen, onları eleştiren kim varsa, hepsine bir pislik atmayı yaşam felsefesi haline dönüştürmüşler.
Herkese ahlak, erdem dersi vererek, ahlaksızlıklarını her ne kadar perdelemek gayreti içerisinde olsalar da, bunu başaramıyorlar.
CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey, Nilüfer Belediye Başkan adayı Turgay Erdem, Mudanya Belediye Başkan adayı Hayri Türkyılmaz hakkında, ahlaktan yoksun bir şekilde olumsuz algı oluşturmaya çalışıyorlar.
Ancak ciddiye alınmadıkları ve müptezelce yapılan hakaret dolu eleştirileri kaale alınmadığı için, karaladıkları adaylara puan kazandırıyorlar.
Halk artık medyanın ne kadar pespaye hale geldiğini gayet iyi biliyor.
Zaman zaman vatandaşlarla yaptığımız sohbetlerde bizlere düşüncelerini aktarıyor.
Hiçbir şekilde güvenmiyorlar, yazılanların, çizilenlerin taraflı, yalan ve iftiralarla dolu olduğunu söylüyorlar.
Geçtiğimiz günlerde yerel gazetedeki bir köşe yazarı, sığ bilgisi ile "HDP desteklediği için" Mustafa Bozbey’in seçilmemesi gerektiğini yazmış.
Be kardeşim HDP’nin izlediği siyaseti beğenmeye bilirsin, keza ben de zaman zaman eleştirilerde bulunuyorum.
Bu partiye Bursa’da oy veren 100 binin üzerinde seçmen var. Bu seçmenler bu ülkenin vatandaşı olarak, sandığa gidip tercihini yapacak. Oyunu Alinur Aktaş’a veya Mustafa Bozbey’e verecek.
Eğer seçmenlerin hafızasında bir sıkıntı yoksa, AK Parti'nin terör örgütü ile ilişkilendirdiği HDP ile “Çözüm süreci” adı altında Oslo’da, Dolmabahçe’de görüşme yapan, Habur’da dağdan inen PKK’lılara seyyar mahkeme kuran siyasi anlayışı unutmamıştır.
Bazı eleştiriler yapılırken, önce insanda akıl izan olması gerekir. Bilboardlarda Mustafa Bozbey’in afişlerine fotoshop yaparak HDP’nin logosunu yerleştirip paylaşmak, hem insani hem de siyasi anlamda çok büyük bir ahlaksızlıktır.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın ulusal gündeme düşen Türkiye’nin önemli değerlerine ilişkin yaptığı gafını, birkaç köşe yazarı dışında eleştiren olmadı.
Elbette her insan bir taraftır, düşünceleri, inançları vardır. Ama körü körüne, taraf olmak vicdansızlığı içerisinde olmamak gerekir.
Kaldı ki, Uğur Mumcu’yu vatan haini diye niteleyenlere Bursa medyasının (!) ağabeyleri, üstadları olarak lanse edilen isimlerden, kendisini dev aynasında görüp, fenomenim diyebilenlerden, Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nden cılız da olsa bir ses çıkmadı. Çıkmasını da beklemiyorum.
Türk basını için bir çınar olan Uğur Mumcu’ya yapılan bu hakarete ses çıkaramayan zavallıların gazeteci olarak anılması bile bir utanç meselesidir.
Düştüğünüz vicdansızlık çukurunda öyle bir zaman gelir ki, nefes almazsınız.
Rahat nefes almak istiyorsanız vicdanlarınız harç mezat üç beş kuruşa satmayın!!!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.