• BIST 9667.23
  • Altın 2495.261
  • Dolar 32.5846
  • Euro 34.8318
  • Bursa 18 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 22 °C

Bursa'nın sorunlarına beraber çözüm aradılar

Bursa'nın sorunlarına beraber çözüm aradılar
Mimarlardan 17 ilçe başkan adayına çözüm önerileri...

Yaklaşan 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri öncesinde Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından kenti yönetmeye aday Bursa Büyükşehir ve 17 İlçe Belediye Başkanına yol haritası sunuldu. 

Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından 8 başlıkta toplanan sorunlar ve çözüm önerilerinin dile getirildiği açıklamaya; İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi, Çevre Mühendisleri Odası Bursa Temsilciliği ve Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şubesi yöneticileri katıldı. 

Bursa haber...

Basın açıklamasının açılış konuşmasını yapan Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Şahin, “Mimarlar Odası olarak yerel seçim sürecindeki bakış açımızı ifade etmek, kentlilik bilinci ile ilgili farkındalığın oluşması için yaptığımız çalışmayı Bursa kamuoyuyla paylaşmak istedik” dedi. 

Mimarlar Odası Bursa Şubesi 2. Başkanı Aşkın Şencan tarafından okunan açıklamada; kentin ihtiyaçları ulaşım ve trafik, imar ve kaçak yapılaşma, çevre ve hava kirliliği, gürültü kirliliği, sosyal donatı alanlarının yetersizliği, kente ait kültür ve tabiat varlıklarının korunması, resmi kurumların kentin dinamikleri ile uyumlu çalışması, kentsel dönüşüm başlıkları altında sıralandı. 

Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından yapılan açıklamanın tam metni şu şekildedir; 

“Yaklaşmakta olan 31 Mart Yerel Seçimleri ile ilgili, kentimizi yönetmeye aday olan, Büyükşehir ve 17 ilçenin Belediye Başkan Adaylarına, Mimarlar Odası Bursa Şubesi olarak seslenmek ve bu kentte yaşayan insanlar olarak, kentimize ait sorunları başlıklar halinde dile getirmek istedik. Bize göre, yaşadığımız kente ait acilen çözüm üretilmesi gereken sorunlar 8 ana başlık altında toplanmaktadır. Bu sorun şunlardır:

1-) Ulaşım ve Trafik: Kentimizde artan nüfus yoğunluğu ve buna bağlı olarak yeni yerleşim alanlarının eklenmesi, kentimizde bulunan 2 adet otomobil fabrikasının ürettiği araçlar, bunlara ilaveten yabancı markalı özel ve ticari araçların trafiğe çıkması, ihtiyaç gereği ailelerde birden fazla araca sahip olunması, ister istemez trafik yükünün artmasına sebep olmaktadır. Yeni yapılacak Ulaşım Master Planında bunlar göz önünde bulundurulmalı ve trafiği rahatlatıcı tedbirler alınmalıdır. Mimarlar Odası Bursa Şubesi olarak, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde katıldığımız bir toplantıda, bu konu ile ilgili önerilerimizin dikkate alınacağı söylenmiştir. Kentimizde yaşayan insanların toplu taşıma araçlarını tercih etmeleri sağlanmalıdır. Raylı Ulaşım Sisteminin gün içinde taşıdığı yolcu sayısı oldukça fazla olup, bu sistemin kentimizin her noktasına ulaştırılması için çalışmalar yapılmalıdır. Ayrıca bu kentte yaşayan insanların, sabah evlerinden çıktıktan sonra güven içinde gidecekleri yerlere ulaşıp, tekrar evlerine güvenli bir şekilde geri dönmeleri için alınacak önlemler, bu kenti yönetenlerin başlıca görevi olmalıdır.

2-) İmar ve Kaçak Yapılaşma: Kentimizin bazı bölgelerinde bu sorunlar çok yoğun olarak bulunmaktadır. Kentimize iş bulma ve daha rahat yaşama isteğiyle göç eden vatandaşların başlarını sokacak bir ev yapma amacıyla bu bölgelerde arsa satın almaları, ruhsatsız ve kaçak olarak kendi evlerini inşa etmeleri, yerel yönetimler için de büyük bir sorun teşkil etmektedir. Bunun önüne geçmek için yerel yönetimlerin, bulundukları bölgelerde, teknik ekipleriyle kontrollerini sıklaştırmaları ve Kaçak Yapı yapanlara caydırıcı önlemlerini arttırmaları gerekmektedir. Kendi evini ruhsatlı yapmak isteyen ve imkanları kısıtlı olan vatandaşlarımıza geçmiş dönemlerde olduğu gibi, yerel yönetimler ve yapı ruhsatı ile ilgili Akademik Odaların mensupları arasında işbirliğine gidilerek, Proje Fiyatlarında ve Ruhsat Harçlarında indirimler yapılması gündeme gelmelidir. Ayrıca Belediye Meclislerinde kişi ve kurumlara özel, Parsel veya Ada Bazlı İmar Planı Revizyonları yapılmakta ve onaylanmaktadır. Anayasamıza göre Kişiye Özel Plan Değişikliği, eşitlik ilkesine aykırı olan  uygulamalara  son verilmeli ve parsel veya ada bazlı plan tadilatı yapılmamalıdır. Mimarlar Odası Bursa Şubesi olarak bu konularda ki itirazlarımız devam edecektir.

3-) Çevre ve Hava Kirliliği: Kentimizde yer alan büyük ve küçük ölçekli Organize Sanayi Bölgelerinde bulunan endüstriyel tesislerin bacalarından çıkan ve Ovaakça’da yer alan Termik Santralin bacalarından çıkan duman ve zehirli gazlar,  bu tesislerin arıtma sistemlerinin yetersiz olması, kentimize göç eden insanların oluşturduğu nüfus ve buna bağlı olarak ortaya çıkan yapı yoğunluğu, trafiğe çıkan ve giderek artan araçların egzozlarından çıkan gazlar, kentin bazı bölgelerinde hala doğalgaz yerine katı yakıt kullanılması, çevre ve hava kirliliğinin artmasına sebep olmaktadır. Yerel yönetimlerin, kendi bölgelerinde yer alan endüstriyel tesisleri, ilgili Akademik Odaların da desteğini alarak sık sık denetime tabii tutmaları gerekmektedir. Çevre Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Meteoroloji Mühendisleri Odası bu konuda gerekli çalışmaları yapmaktadırlar.

4-) Gürültü Kirliliği: Nüfus yoğunluğunun ve trafiğe çıkan araç sayısının artmasıyla birlikte Kentimizde giderek artan bir gürültü kirliği sorunu ortaya çıkmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yayınladığı ve Binaların Gürültüden Korunması Hakkındaki Yönetmeliğin, 17 adet ilçe Belediyemizin İmar Müdürlüklerinde onaylanacak ruhsat projelerinde akustik rapor ve akustik projelerin istenmesi ve binaların uygulamaları esnasında yapımcı firmalar tarafından akustik rapor ve akustik projelerde yer alan yapı malzemelerinin ve bileşenlerinin binaların iç ve dış cephelerinde kullanılmasının, belediyelerin ilgili birimleri tarafından denetlenmesi gerekmektedir.

5-) Sosyal Donatı Alanlarının Yetersiz Olması: Kent planlaması ilkelerine göre bir bölgenin kentsel tasarım projeleri hazırlanırken ön görülen nüfus projeksiyonuna göre; sosyal donatı alanları ayrılması gerekmektedir. Fakat kentimizin yoğun olarak göç alan ve nüfusun sürekli olarak arttığı bölgelerinde, sosyal donatı alanları, orda yaşayan nüfusa yetmiyor ve burada yaşayanlar kentin başka bir bölgesine gezmek ve eğlenmek için gitmek zorunda kalıyorsa, bu da kentte bazı bölgelere yapılan hizmetlerin yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır. Kentimizdeki her bölgenin eşit imkanlara sahip olması gerekmektedir. Bunun için de yerel yönetimler kendi bölgelerinde ki sosyal ve kültürel donatı alanlarının sayısını arttırmak için gerekli çalışmaların yapılmasına hız vermelidirler. Daha çok kültür, sanat ve spor alanlarının hizmete sunulması sağlanmalıdır. Ayrıca mevcut yeşil alanların ve rekreasyon alanlarının korunması ve buraların imar planı revizyonları ile imara açılmaması gerekmektedir.

6-) Kente Ait Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması: Kentimiz Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olma özelliğine sahiptir. Bu sebepten ötürü kentimizde özellikle Osmangazi ve Yıldırım İlçelerinde birçok tescilli anıtsal yapı ve sivil mimarlık örneği yapı bulunmaktadır. Bu yapılar zaman içerisinde özelliklerini kaybederek yıpranmışlar ve yeniden ayağa kaldırılma ihtiyacını hissetmişlerdir. Geçmiş zamanlarda anıtsal yapı özelliğine sahip olan kültür varlıklarımız yerel yönetimler tarafından restore edilseler de, bunların aslına uygun yapı malzemeleriyle ve uzman firmalar tarafından onarıldıklarını söylemek doğru değildir. Bunlara örnek olarak Balibey Hanı, Hisar Semtindeki Surları, Ördekli Hamamını ve en son olarak Tophane Saat Kulesi’nin üzerini gösterebiliriz. Bundan sonraki restorasyon çalışmalarının doğru malzemelerle ve işin uzmanı firmalar ve teknik insanlar tarafından yapılması daha iyi bir uygulama olacaktır. Sivil mimarlık örneği yapı sahiplerinin de eskiyen ve yıkılmak üzere olan evlerini restore ettirmeleri hususunda teşvik edilmesi gerekmektedir. Kentimizin sahip olduğu tabiat varlıklarının da korunması yerel yönetimlerin olduğu kadar bu kentte yaşayan bizlerin de görevidir. Kentimizi kültür parkımızla, Uludağ’ımızla, ovamızla, tarım arazilerimizle, denizlerimizle, göllerimizle ve 17 adet İlçemizle bir bütün olarak görmek ve korumak zorundayız.

7-) Resmi Kurumların Kentin Dinamikleri ile Uyumlu Çalışması: Kentimizin, burada yaşayan insanlar, sivil toplum kuruluşları, Bursa Akademik Odalar Birliği’ne  mensup meslek örgütleri ve kentimizde yer alan 2 adet Üniversitenin akademisyenleri ile birlikte hareket edilerek ortak akılla yönetilmesi, sorunların çözülmesi yönünde büyük bir adım ve umut olacaktır. Resmi Kurumların, kendilerine ait ihtiyaç hissettikleri yeni binalarının projelerini mutlaka yerel ya da ulusal mimari proje yarışmaları ile yaptırmaları daha doğru sonuç elde etmelerini sağlayıcı bir yöntem olacaktır. Bunun için Mimarlar Odası Bursa Şubesi bünyesinde bulunan yarışmalar komitesi geçmiş dönemlerde olduğu gibi bugün de her türlü yardıma hazırdır. 

8-) Kentsel Dönüşüm: Bize göre görülen en önemli sorun, kentsel dönüşümün kentimizde hatalı olarak uygulanmaya başlamasıdır. Ülkemizde 2012 yılında yürürlüğe giren 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında başta İstanbul olmak üzere Büyükşehirlerde yoğun olarak kentsel dönüşüm projeleri hız kazanmıştır. Kentimizde ilk olarak Nilüfer İlçesi’nde parsel bazında Plan değişiklikleri yapılmıştır. Ancak; 2015 yılında kentimizde Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclis Kararları ile verilen 0.50 ek emsal alanı artışı alarak uygulanan kentsel dönüşüm örneklerinin, mevcut imar planı bütünlüğünün bozulması, üst ölçekli planlarla uyumsuzluğun olması, kent içinde birbirinden kopuk parçalar oluşturması, kentsel rantın, yani kentsel dönüşüm sonrası oluşan rantın, sermaye tarafından değil, kentte yaşayanlar tarafından paylaşılması gerçeğinin ve kentsel kimliğin gözetilmemesi, kentsel dönüşümün sadece mekansal dönüşüm olarak algılanması, kentin çöküntü bölgeleri diye adlandırılan yerlerinde hiçbir mimarlık ve mühendislik hizmeti almadan kaçak olarak yapılan binaların yoğun olarak bulunduğu ihtiyaç alanlarında değil de, rant alanlarının dönüşümünde kullanılıyor olması, yapı ve nüfus Yoğunluğun artmasına, sosyal donatı alanları için gerekli yerlerin ayrılmamasına, ulaşım akslarının aynı ölçülerde kalmasına, altyapı sisteminin değiştirilmemesi gibi kötü sonuçlara sebep olmuştur. Nilüfer İlçesi’nde ilk olarak başlatılan, sadece kentsel rantı yüksek olan Beşevler Mahallesi, İhsaniye Mahallesi, Barış Mahallesi, Ataevler Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi, Karaman Mahallesi, Fatih Sultan Mehmet Bulvarı gibi bölgelerde verilen 0.50 emsal artışı, doğal olarak yapı ve nüfus yoğunluğunun artmasına da sebep olmuştur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yakın zamanda ülke çapında 81 İl Valiliği ve Yerel Yönetimlere gönderdiği genelge ile kentlerde depreme karşı risk taşıyan binaların üç ay içerisinde tespit edilmesi ve kentsel dönüşümün en çok risk taşıyan bölgelerden başlatılması talep edilmektedir. Kentimizde de bu çalışmaların özellikle Yıldırım ve Osmangazi İlçelerinde acilen başlatılması doğru bir yaklaşım olacaktır.

İmar Barışı adı altında çıkarılan kanuna dayanarak, tamamen ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak yapılan binalara verilen yapı kayıt belgeleri de risk taşıyan binalara çözüm olmamış ve olamayacaktır. Bunun en son örneği de İstanbul Kartal’da çöken ve 21 vatandaşımızın hayatına mal olan 8 katlı binadır. 5 katı ruhsatlı olan binaya sonradan kaçak olarak eklenen 3 kat için yapı kayıt belgesine başvurulmuştur.

0.50 emsal artışının parsel bazında Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından istisnasız her kentsel dönüşüm projesine verilmesinden ötürü, eskiden maksimum 6 kata sahip olan binalar, bir anda kentsel dönüşüm uygulamasıyla 10, 12 hatta 15 kat imar yüksekliğe sahip olmaktadır. Binaların yapı yaklaşma mesafeleri de olması gerektiğinden daha da az yapılınca, Doğanbey Mahallesi örneğinde olduğu gibi, bir anda  birbirlerinin doğal ışığını ve havasını engelleyen, kent siluetini bozan yapılar ortaya çıkmaya başlamıştır.

Kentsel dönüşüm projelerinde görülen en büyük sıkıntılardan birisi de yukarıda belirtilen nedenlerin haricinde, binaların yıkılmadan önce sahip oldukları yeşil alanların, otopark ihtiyacı nedeniyle, parselin tamamına toprak altında yapılacak bodrum katlar yüzünden yok olmasıdır. Projelerde gösterilen ve 2. bodrum kat tavanlarında yapılan 50 cm’lik düşük döşemelerde serilecek bahçe toprağında, hiçbir şekilde kök salacak ağaçlar yetiştirilemeyecektir. Bu sebepten ötürü, kentlerimiz giderek daha da çok betona maruz kalacaklardır. Bu da küresel ısınmanın sebep olacağı iklim değişikliklerinden ötürü, daha çok sel baskınları, sonu felaketle bitecek doğa olayları demektir. Bunu önlemek için belki de parselin tamamına toprak altında bodrum kat için yapılaşma izni verilmeyecektir. Bu sebepten ötürü, çekme mesafeleri içinde bodrum kat yapılaşma izni verilmeli, böylece bitki ve kök salacak ağaçların yetiştirilebilmesi için, parsel içerisinde su geçirimli doğal toprak alanların bırakılması daha doğru bir uygulama olacaktır. 

Ülkemizde, yapılacak kentsel dönüşüm uygulamalarında bir mahalle veya bir ilçe dönüm ya da hektar ölçeğinde bölge veya bölgesel bazda yeniden tasarlanmalı, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, İnşaat ve diğer Mühendis Odaları, Sosyologlar, Şehir ve Toplum Bilimciler ile, bölgede yaşayanlar buna gereken katkılarını koymalıdırlar. Kentsel Dönüşümün merkezinde insan olmalı ve mutlaka onların istek ve görüşleri dikkate alınmalıdır. Planlama Alanında ki tüm yapılaşmalarda, avan ve uygulama projelerinin estetik kurul tarafından onaylandıktan sonra ruhsat verilmesi şartı aranmalıdır. Oluşturulacak estetik kurul; Uludağ Üniversitesi Mimarlık Bölümünde görevli akademisyenler, belediyelerde görevli mimarlar, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunda ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nda görevli mimarlar ile büro sahibi, serbest çalışan deneyimli mimarlardan oluşmalıdır. 

Bursa da yaşayan herkesin Bursa Büyükşehir Belediyesi ve diğer ilçe belediyelerinden beklentileri, yukarıda belirtilen sıkıntıları göz önüne alarak kentsel dönüşüm ile ilgili projeleri, kendi teknik ekipleri ve akademik odalarla beraber ortak çalışmalar düzenleyerek masaya yatırmaları gerçeğidir. 2018 yılında Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimizde, şubemiz bünyesinde Kentsel Dönüşüm ve Planlama Komisyonunu kurarak çalışmalarımıza yön vermiş ve ilk olarak da Osmangazi Belediyesi’nin Kükürtlü Mahallesi’nde başlatmak istediği 1. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi ile ilgili kentsel tasarım şemaları incelenerek, bununla ilgili sakıncaları belirten bir rapor hazırlanmıştır. Hazırlanan rapor, Bursa Büyükşehir Belediye Meclis İmar Komisyonuna gönderilmiş ve Mimarlar Odası Bursa Şubesi bu konuda haklı bulunarak, Kükürtlü Mahallesi Kentsel Dönüşüm Proje dosyası, Bursa Büyükşehir Meclisi’nden İmar Komisyonuna geri çekilmiştir. Dosya halen gerekli düzenlemelerin yeniden yapılması için Meclis İmar Komisyonu’nda bekletilmektedir. Şubemiz Yönetim Kurulu olarak göreve başlarken aldığımız prensip kararımız, kentimize ait yapılması düşünülen projelere ilk adımda müdahale ederek katkı koymak ve eğer sonuç alamaz ve ikna edemezsek konuyu yargıya taşımaktır.

Sonuç olarak, Mimarlık eğitimi almış bizlerin mesleklerimizi yaparken, yaşadığımız kentin yaşanılabilir olması için koyacağımız katkılar çok önemlidir. Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu’nun ve tüm Mimarların,  Bursa kentine kentsel dönüşüm uygulamaları konusunda Akademik Odalar, Bursa Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri, Sivil Toplum Kuruluşları ve Akademisyenler  ile birlikte hareket ederek bu katkıyı koymamız ve yukarıda belirtilen tüm sıkıntıların ileride giderek artan ve çok daha içinden çıkılmaz hale gelmesini önlemek için, herkesin elini taşın altına koyarak üstüne düşeni yapması gerekmektedir. Ülkemizin büyük bölümünün 1. derece deprem kuşağında yer aldığı ve Büyükşehirlerimizde deprem riski altında bulunan bir çok binanın varolduğu gerçeğinden yola çıkarak, bu binaların yıkılarak dönüştürülmesi elzemdir. Fakat kentsel dönüşümün şehir ve bölge planlama, mimarlık ve mühendislik bilimlerinin verileri ışığında yapılması daha doğru bir uygulama olacaktır. Yaklaşık 4 senedir kentimizde devam eden kentsel dönüşüm uygulamalarında, oluşan sıkıntıların biran önce giderilmesi gerekmektedir.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Şadi Özdemir: Nilüfer tehlikenin eşiğinde19 Nisan 2024 Cuma 12:12
  • Bursa'dan TEKNOFEST'E rekor katılım19 Nisan 2024 Cuma 11:29
  • NKT’den ücretsiz çocuk oyunu19 Nisan 2024 Cuma 11:25
  • Deviren’den miniklere lunapark müjdesi18 Nisan 2024 Perşembe 15:29
  • 23 Nisan coşkusu Osmangazi'de18 Nisan 2024 Perşembe 15:25
  • Başkan Aydın, makamının kapılarını açtı18 Nisan 2024 Perşembe 15:20
  • Osmangazi Belediyesi’nin acı günü18 Nisan 2024 Perşembe 15:16
  • Definecilere mezar olan mağara görüntülendi18 Nisan 2024 Perşembe 14:32
  • Hurdacı cezadan kaçamadı18 Nisan 2024 Perşembe 10:02
  • Nilüfer'de spor şenlikleri başlıyor17 Nisan 2024 Çarşamba 14:16
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0224. 408 35 78- Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0224.408 35 78